Salgın sürecinde esnek çalışma modeli iş yaşamına hızla dahil olurken, çalışma alanı tarafında ev ve alışık olduğumuz ofis kavramı arasında kalıcı bir hibrit yaklaşım yerleşti. Kolektif House’un yaptığı anket çalışmasına göre şirketlerin %77’si salgından sonra da hibrit çalışmaya devam etmeyi planlarken, firma sahiplerinin %85’i yeni çalışma sistemine uygun esnek ofis alanlarını tercih edeceklerini bildiriyor.
Küresel sağlık krizi dijitalleşmeyi hızlandırıp, tüketici alışkanlıklarını değiştirirken, iş hayatını da dönüştürdü. Bu dönüşümün sonucunda hızlanan bir trend olan hibrit çalışma modeli önümüzdeki yıllarda da kalıcı olmaya devam edecek. Kolektif House tarafından yapılan ve katılımcıların %60’tan fazlasının orta ve üst düzey yöneticilerden oluştuğu ankete katılanların %77’si salgın sonrasında da hibrit çalışmaya devam edeceklerini bildiriyor. Firma sahipleri tarafında anket katılımcılarının %85’i esnek ofis alanlarını ya şu anda kullandığını ya da önümüzdeki zaman planlamaları içerisinde değerlendirdiğini belirtirken, %60’a yakını çalışan memnuniyeti için ofis alanı tasarımı ve çalışma alanı stratejilerinin öncelikleri olduğunu aktarıyor.
Ofise Dönüş Stratejisine İhtiyaç Duyanların Oranı %75
Ankete katılanların %56’sı geleneksel sisteme göre daha esnek bir çalışma biçimi benimsediğini ifade ediyor. Ofise dönüş stratejilerinden emin olmayan ve alınan önlemlerin yeterli olmadığını düşünen kısmın %75’ten fazla olması ise şirketlerin çalışma alanı stratejileri konusunda gelişime açık olduğunu gösteriyor.
Uydu Ofisler ve “Kullandığın Kadar Öde” Sistemi Yaygınlaşıyor
Anket sonuçlarına ilişkin değerlendirmede bulunan Kolektif House Kurucu Ortağı ve CEO’su Ahmet Onur, “Son yıllarda teknolojinin hız kazanması, mobilitenin artması, iş-yaşam dengesine ve pozitif iş kültürüne sahip olmayı bekleyen Z jenerasyonunun çalışma hayatına dahil olmasıyla global kurumsal şirketlerin esnek çalışma alanlarına yönelimi başlamıştı. Salgın ise çalışma sistemini tamamen değiştirdi. Kâr odaklı yaklaşım yerini insanı daha çok merkeze alan değer odaklı yaklaşıma bıraktı. Böylece geleceğin çalışma modeli olarak görülen hibrit yapıya geçiş hızlandı. Bugün gelinen noktada rotasyonlu çalışma modelini kalıcı olarak benimseyen şirketler merkez ofislerini küçültürken, çalışanların evlerine yakın yerlerde uydu ofisleri ve “kullandığın kadar öde” sistemlerini çalışma alanı stratejilerine dahil ediyor” dedi.
Esnek Ofisler Şirket ve Çalışanları Özgür Kılıyor
Küçük ya da büyük fark etmeksizin tüm şirketlerin artık ticari bir alan satın almak ya da uzun vadeli sözleşmelerle kiralamak yerine demirbaştan teknolojik alt yapıya herhangi bir ön yatırım gerektirmeyen, resepsiyondan ikramlara birçok hizmeti bir arada sunan esnek ofis çözümlerini tercih eettiğini vurgulayan Ahmet Onur, şu açıklamalarda bulundu: “Bu yeni yapılanma şirketlerin büyüme/küçülme kararları doğrultusunda ofis alanını hızlı bir şekilde dönüştürmesinde kuruma nihai çevikliği sunarken, ciddi bir maliyet avantajı sağlamanın yanında hem şirketleri hem de çalışanları daha özgür daha mutlu ve daha verimli kılıyor. Çalışanların istedikleri yerde çalışmasına olanak tanıyan esnek çalışma alanları sayesinde şirketler çalışan memnuniyeti, motivasyonu ve bağlılığını artırmak için büyük bir avantaj yakalarken, yeni yetenekleri de bünyelerine rahatlıkla çekebiliyor. Burada ortaya koyulan en önemli faydalardan biri ise şirketlerin yeni iş birliklerinin kapısını aralayan bir ekosistemin içine dahil olması ve hedeflenen müşterilere yerinde erişim sağlaması.”
“Her İhtiyaca Uygun Çalışma Alanı Çözümleri Sunuyoruz”
Kolektif House’un da geliştirdiği her ihtiyaca uygun ofis çözümleriyle çalışma hayatındaki dönüşümde öncü rol üstlendiğinin altını çizen Ahmet Onur, sözlerine şöyle devam etti: “Kolektif House olarak şirketlere ve çalışanlara en optimum faydayı sağlayacak ofis çözümünü planlamak üzere şirketlerin ofis çözümlerini belirlemeye stratejik perspektifle yaklaşıyoruz. Kurumsal, bireysel, inovatif çözümlerimiz ve bu çözümlerimiz üzerinden sunduğumuz kombinasyonlar sayesinde şirketleri ofis alanı belirlemede esnekliğe ve çevikliğe kavuşturuyoruz. Kolektif Enterprise ile 50 kişilik orta ölçekli şirketlerden 1.000 kişilik kurumsal şirketlere kadar kurumların spesifik ihtiyaçlarına cevap veren verimli çalışma alanı çözümleri sunuyoruz. Kurumların ihtiyaçları doğrultusunda gerekli büyüklükteki çalışma alanını bulup, kurumun tercihleri kapsamında tasarlayıp, tüm operasyonel süreçlerini bizler üstleniyoruz. Böylece şirketler için ön yatırım maliyetleri ortadan kalkarken, tek paydaş olarak Kolektif House ile tüm süreçlerin konsolide edilip tek elden tek faturayla yönetilebilmesi verimliliği artırıyor. Buna ek olarak kurumlar esnek sözleşme şartları ile büyüme/küçülme durumlarında alan optimizasyonu yapılabilme imkânına kavuşurken, merkez ofislerde azalan metrekarelere karşılık, paylaşımlı alanların da ofis alanına dahil edilmesiyle daha verimli ve geniş çalışma alanına sahip oluyor. Etkileşime ve yaratıcılığa olanak sağlayan mimari tasarımımız sayesinde ise çalışan memnuniyeti artıyor.”