Uzun vadede kâr ettiren taşınmazların başında arsa yatırımları geliyor. EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı’ya göre, yapılan yatırımın çocuklarınıza kalmasını ve 15-20 yıl sonra değer kazanmasını istiyorsanız, bir gelir endişeniz yoksa riski de seviyorsanız, o zaman arsa yatırımcısı olmaya aday olabilirsiniz.
Arsa yatırımlarının genelde 10 yıl, tercihen daha uzun vadeli düşünülerek yapılması gerektiğini önemle vurgulayan EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı, “Arsa yatırımından beklentilerinizi düşünmeli ve bu beklentilerle eşleşecek arazi aramalısınız. Bu durumda büyük şehirlerin gelişmekte olan aksları üzerinde arsa yatırımı yapmalı ve bir arsa sahibi olarak yatırımınızı sık sık kontrol etmelisiniz. “İmar görmemiş arsa yatırımı” çok dikkatli olunması gereken bir yatırım türdür. Gayrimenkulün yeni medeni kanununda adı her ne kadar “taşınmaz” olsa da, imar görmemiş bölgelerde yapılan imar uygulamaları sırasında bu tür arsalar “taşınabilir”. Yani bu tür arsalarda yatırım; yüksek risk, yüksek getiri mantığı ile çalışır” dedi.
Arsa yatırımının sadece satın almak ve beklemekten oluşan bir yatırım türü olmadığının da altını çizen Yazıcı, “Temelde bu yatırım süreci üç temel evreden oluşmaktadır. Doğru yerin tespiti ve arsanın satın alınması, arsanın doğru zamana kadar bekletilmesi, arsanın doğru zamanda satılması. Bu üç evrede de yatırımcının dikkatli olması gerekir. Arsa almadan önce yerini mutlaka görmeli, görmekle de yetinmeyip üzerine ayak basmalısınız. Tapu senedini, kadastral açıdan da kontrol ederek ada, pafta, parseli belirtilen arsanın size gösterilen arsayla aynı yer olup olmadığını anlamalısınız. Bu kontrolleri konunun uzmanı olmayan birinin yapması oldukça zordur. Profesyonel ve bağımsız hizmet için bu noktada konusunda uzman birine başvurabileceğiniz gibi, Kadastro Müdürlüğü yardımı ile parseli arazi üzerinde aplike ederek size satılmak istenen yer ile aynı olup olmadığı kontrol edebilirsiniz.
Öte yandan, arsayı-araziyi almadan ilgili resmi dairelerde araştırmalar da düzgün şekilde yapılmalı. Mülkün tapusunda “arsa” mı yoksa başka bir ifade mi yazı yor dikkat edilmeli. Arsa yatırımı yapanlar için, yatırımın yani alınacak arsanın konumu, eğimi, büyüklüğü, inşaat yapılabilme imkânları bakılmalıdır. Benzer arsaların yani emsallerin istenen fiyatlarını ve yakın tarihli satış gerçekleşti ise bu gerçekleşmelerin değerlerini öğrenmeye çalışılmalı. Eğer almayı düşündüğünüz arsa planlaması yapılmış bir alansa planlama sırasında ilgili kurum görüşlerinin alınıp alınmadığını araştırmayı tavsiye ediyoruz. Bu tür çalışmalarda “Lisanslı Değerleme Uzmanlarından” ve “Lisanslı Değerleme Şirketlerinden” yardım ve destek almak son zamanlarda son derece yaygınlaşmıştır ve çok önemlidir.” şeklinde görüşlerini dile getirdi.
Yazıcı, arsa fiyatını etkileyen unsurlara örnekler de verdi:
•Toplam arsa alanı büyüklüğü (net ve/veya brüt parsel alanı),
•Arsa payı ve mülkiyet yapısı (hisseli veya tek malik…vs),
•Yeri, bölgesi, konumu, çevre gelişimi, komşuları, yol bağlantıları, ulaşım imkânlarından yaralanma ve ulaşılabilirlik durumu, gelecekte gelişim gösterme potansiyeli, manzarası gibi özelikleri,
•Fiziksel özellikleri: arsanın biçimi, boyutu, şekil-biçimi (köşe etkisinde olup olmaması, yola bakan cephesinin uzunlukları…vs), topografyası, zemin durumu, genel altyapı hizmetlerinden yararlanma imkanları,
•İmar Durumu, kullanım biçimi, Arazi kullanım kısıtlamaları, Toplam arsa alanı büyüklüğü, Manzarası vb.
•Bölge imar planları, imar planları notları, imar hakları ve sağladıkları,
•Satış şartları
•Satış sonrası doğabilecek harcamalar (ilave arazi alınması ihtiyacı, zemin problemleri, imar düzenlemesi süreci ihtiyacı)
•Arazi kullanım kısıtlamaları olup olmadığı, varsa bunların nedenleri ve boyutları.
Yazıcı ayrıca; bir bölgenin gelişebileceğini anlamanın yolunu da şu sözlerle ifade etti: “Şehrin 1/25 bin ölçekli ve 1/100 binlik gelişim planları, yeni yapılması planlana altyapı projelerini takip etmek, yol projelerini incelemek hangi bölgenin gelişeceğini size gösterir. Ayrıca büyük şehirlerde altyapı projelerini takip ederseniz orta ve uzun vadede hangi bölgelere daha çok altyapı gideceğini yani değerleneme potansiyeli olduğunu tahmin edebilirsiniz. İki şehir arasındaki yolların gelişim projeleri, büyük ölçekli planlarda imarsız alanda imarlı alana dönüşecek ve/veya sanayi olması muhtemel alanlar değerleme potansiyeli olan alanlardır. Bir de iyinin yanındakinin değeri artar yeni ve büyük projelerin yakınları da değerlenir bu tür alanlarda değer artışı potansiyeli taşır.” Şeklinde görüşlerini belirtti.