Pandemi birçok konuda değişikliğe neden olduğu gibi uzaktan çalışma modeliyle birlikte ofisler konusunda da düzeni değiştirdi. EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı’ya göre, ofis tercihleri; çalışma şekli ve zamanı, çalışan psikolojisi gibi etkenler nedeni ile değişecek ve artık eskiden önemli olmayan bazı konulara daha farklı bakılacak.
Pandemiyle birlikte başlangıçta çalışanların %65’nin evden çalıştığını ancak bu rakamın bazı şirketlerin dönüşümlü bir çalışma modeline geçtiği için bir miktar azaldığını gözlemlediklerini belirten EVA Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Cansel Turgut Yazıcı, “Koronavirüs süreci bizi fiziksel olarak ofislerden çekip çıkardı, kurumsallık artık ofisle tanımlanamaz oldu. Evden çalışma bir ayrıcalık değil artık normal oldu. Ofis çalışma koşullarından endişe duyan ciddi bir kesim var, şirketler ister istemez pandemi sonrası esnek bir politika izlemek zorunda kalacaklar. Uzaktan çalışma ile ofisten çalışmanın harmanlanacağı bu modelde, şehir sınırları değil ülke sınırları bile geçerli olmayacak. Teknolojinin olduğu her yer belki sürekli değil ama uzun süreler boyunca çalışma yeri olacak. Dünyadaki iş seyahatleri de eskisi kadar çok gerçekleşmeyecek. Bu çalışma şekli ve modeli ofis maliyetlerinde ofis sahibine avantaj, yolda geçen zaman kaybından ise çalışana tasarruf getirecek. Her firma kendi uygun modelini bulup geliştirecek ve optimizasyon sağlayacak.” dedi.
Artık ofis tercihlerinin değiştiğinin de altını çizen Yazıcı, “Örneğin taze hava ile havalandırılma imkanı daha fazla özel alan ihtiyacı, kalabalıkla iç içe oturmak istememe, uzaktan daha verimli çalışma gibi etkenler giriyor devreye. Artık ofiste metrekarelerden ziyade başka konuları da konuşacağız. Çalışılan binanın kalabalıkları ve asansör, wc gibi ortak alanların kullanımı, giriş çıkıştaki yığılma gibi konular artık daha farklı önem arz ediyor. Ziyarete gelindiğinde bina girişlerinde güvenliğe kimlik vermek bile bir temas şekli olmasından dolayı insanları tedirgin ediyor” dedi.
Kiracıların yüksek katlı binalar yerine yatay binaları tercih etmeye başladığını, müstakil binalar, bahçe, teras veya balkonu olan ofis binalarına tercih yönelimi gördüklerini de sözlerine ekleyen Yazıcı, “İstanbul’da en çok talep gören yer Büyükdere aksıydı. Bugün doluluk oranları bu bölgede A sınıfı ofislerde %70’lere, B sınıflarında ise %75’lere düştü. Pandemi sonrası çalışma sinerjisine göre dinamikler etkilenecek” şeklinde konuştu.
Paylaşımlı ofis, hibrit ofisler gibi öne çıkan uygulamalar hakkında da bilgi veren Yazıcı, “Şu anda paylaşımlı ofislerin kullanımında son kullanıcıların çekinceleri var. Ortak alan kullanımları pandemi nedeni ile sıkıntıda. Özel odalar, özel alanlar, camı açılabilen ve taze hava alan yerler ön planda. Bu dönemde kullanılmayan ofisin maliyeti ile uğraşmak istemeyen girişimci ve ufak ofisler, sanal ofislere ofislerini taşıyarak sabit maliyetleri azaltma yolunu seçtiler. Bu da sanal ofis hizmeti veren paylaşımlı ofis işletmecileri için etkin bir alan oldu. Paylaşımlı ofislerin kendini bulması için biraz daha yol var, pandemi sonrası gelişimi hep beraber yaşayacağız. Ama 3-4 sene içinde bu yaşadıklarımızın çoğunu unutacağımızı düşünüyorum.” dedi.