Kanal İstanbul bölgesinde 86 bin metrekare arsaya sahip olan Hasanoğlu İnşaat’ın Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Haluk Hasanoğlu, gelişme sürecini tamamlamış bölgeler yerine gelişmekte olan bölgelere yatırım yapılmasını tavsiye etti…
Hasanoğlu İnşaat, 2018 yılında da yeni projeleri ile yatırım atağına kalktı. Kanal İstanbul güzergahında 86 bin metrekare arsa stoğu bulunan şirket, uzun yıllardan bu Kanal İstanbul lokasyonunda markalı konut projeleri hayata geçiriyor. İstanbul’daki yatırımların kuzeye doğru kaydığı günümüzde, yatırımcısına yüksek kar vaat eden Ispartakule lokasyonunda konumlanan BANU EVLERİ Ispartakule markasıyla bölgede adından sıkça söz ettiren Hasanoğlu İnşaat’ın Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Haluk Hasanoğlu, “Şirketimiz, 2010 yılından bu yana Kanal İstanbul güzergahındaki en önemli noktalardan bir tanesi olan Ispartakule ve çevresine yatırım yapıyor. Bu yatırımlarımız ağırlıklı olarak arazi ve arsa yatırımı ile konut ve ticari alanların olduğu projelerden oluşuyor. Kanal İstanbul Projesi’nin hayata geçirilmesinin kesinleşmesi ile yatırımlarımızı artırarak devam ettirme kararı aldık” dedi.
Bölge yabancı yatırımcının yakın markajında!
Yabancı yatırımcının bölgeye ilgisinin yoğun olduğunu belirten Hasanoğlu, “Kanal İstanbul Projesi’nin 2011 yılında kamuoyuna duyurusunun yapılmasının ardından muhtemel güzergahın Karadeniz ile Marmara’yı en kısa mesafeden birleştiren Durusu-Sazıdere-Küçükçekmece Gölü koridoru olması nedeniyle, bölgeye uzun zamandır yatırımcıların ilgisi yoğundu. Ancak son zamanlarda yatırımlarda yavaşlama söz konusuydu. Projenin kesin güzergahının açıklanması ile birlikte yerli ve yabancı yatırımcı yatırımcıların bölgeye ilgisi tekrar artamaya başladı” diye konuştu.
Gelişmekte olan bölgelere yatırım yapın
Gelişmekte olan bölgelerde gayrimenkul yatırımı yapılmasını çok doğru bulduğunu ifade eden Hasanoğlu şunları söyledi: “Özellikle ulaşım imkanlarının ve sosyal donatı imkanlarının inşa edilmekte olduğu bölgelerde erken yatırım yapanların, yatırımlarından memnun kaldıklarını rahatlıkla gözlemlemek mümkün. Bu nedenle, gelişme sürecini tamamlamış bölgeler yerine gelişmekte olan bölgelere yatırım yapılmasını tavsiye ediyoruz.”