İBB’nin 2018 yılı bütçesi belli oldu. Bütçeden 6 milyar 822 milyon TL ulaşıma ayrıldı…
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Meclisi, Kasım ayının 6. Birleşiminde İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 2018 yılı Performans Programı, 2018 yılı Yatırım ve Hizmet Programı ile 2018 Mali Yılı Bütçesi ve 2019-2020 yılları Gelir-Gider Tahminleri’ni görüştü.
20 Milyar 100 Milyon TL’lik Bütçe
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, bütçeyi İstanbul’un kendilerine yüklediği sorumluluğun farkında olarak hazırladıklarını ve şehrin ihtiyaçlarını karşılayacak bir bütçe çalışması yaptıklarını belirterek, “İBB olarak 2018 yılı belediye bütçemizi 20 milyar 100 milyon lira olarak belirledik. Bu rakam, geçtiğimiz yıla göre yüzde 8,65’lik bir artış demek. Belediyemizin bütçesine İETT, İSKİ ve iştiraklerimizi dahil ettiğimizde toplam bütçemiz 42 milyar 600 milyon liralık bir rakama ulaşıyor. 2018 yılındaki yatırım toplamımız şirketler ve bağlı kuruluşlarımız da dahil edildiğinde 16 milyar 113 milyon lirayı buluyor. Bu tam anlamıyla bütçemizin yatırım bütçesi olduğunu göstermektedir. Zira İstanbul’un yarınlarına mümkün olan en büyük yatırımı yapmak istiyoruz” dedi.
BÜTÇEDE ASLAN PAYI ULAŞIMIN
Ulaşımda temel prensiplerinin “tüm ulaşım sistemlerinin birbirine bağlanması” olduğunu, bu yüzden 6 milyar 822 milyon lira ile bütçenin aslan payını ulaşıma ayırdıklarını dile getiren Mevlüt Uysal, sözlerini şöyle sürdürdü;
“Sayın Cumhurbaşkanımızın belediye başkanlığından beri ulaşım yatırımlarımızın nerdeyse yarısını raylı sistemlere ayırıyoruz. İstanbul’da günde yaklaşık 500 araç trafiğe çıkıyor. Bu çok büyük bir rakam. Eğer biz araçları ulaştırmaya çalışırsak, bunun altından kalkamayız. Bu sebeple araçları değil; insanları ulaştırmaya odaklanıyoruz. Yani insan odaklı çalışıyoruz. Ve bunun en verimli yöntemi de raylı sistemlerdir. Raylı sistemleri mahallelere kadar ulaştırmak için uğraşıyoruz. Örneğin 14 istasyonlu, ve günde 114 bin yolcu taşıyacak olan Eminönü –Alibeyköy tramvay hattı Alibeyköy’ün trafik sorununu çözeceği gibi Eyüp Sultan’ı tam anlamıyla çekim merkezi haline getireceğiz. Yani eskiden minibüs bulamadığımız yerlere artık tramvay götürüyoruz. Türkiye’nin ilk sürücüsüz metro hattı olan Üsküdar-Çekmeköy-Sancaktepe Hattı’nda da sona geldik. Üsküdar-Yamanevler arasını 15-20 gün içerisinde açıyoruz. Sefaköy-Başakşehir Havaray Hattı’nı iptal edip yerine metro yapıyoruz. Bu hattı Aksaray – İkitelli Hattıyla Mimar Sinan İstasyonu’nda, Kirazlı –Halkalı hattıyla Halkalı Merkez’de Mecidiyeköy-Mahmutbey Hattıyla Mehmet Akif İstasyonu’nda birleştiriyoruz. Bu birleşmeyle Küçükçekmece’yi İstanbul’un ana akslarına bağlıyoruz. Şu an İstanbul’da yolcu taşıyan 150 kilometre raylı sistem hattımız var. Belediyemizin ihale ettiği ve yapımı süren 160 kilometrelik metro hattına, Ulaştırma Bakanlığı’mızın yapmakta olduğu 115 kilometrelik hattı da ilave ettiğimizde İstanbul’da toplamda 275 kilometre yeni raylı sistem inşaatımız devam ediyor. İstanbul’da raylı sistemin 1000 kilometreye çıktığında sorunların çözüleceğini biliyoruz.”
KARAYOLU YATIRIMLARINA DA HIZ KESMEDEN DEVAM
İstanbul’da günde 500 araç trafiğe çıktığını, belediye olarak araçları değil insanları ulaştırmaya odaklandıklarını aktaran Uysal, “Raylı sistemleri yaygınlaştırıyoruz. Karayolu sistemlerinde ise 215 kavşak tamamladık. 18 kavşak yapımı devam ediyor. 185 ayrı noktada 606 km yol yaptık. 16 ayrı noktada 68 km yol devam ediyor. 3 adet karayolu tüneli tamamladık. Sarıyer-Çayırbaşı tüneli bu aksı önemli ölçüde rahatlattı. İstanbul’da yeni yollar yapma imkanı kalmadığına göre, sıkıntılı noktaları tünellerle aşmayı planlıyoruz. Ulaştırma Bakanlığı da 2,60 km’lik Kasımpaşa – Sütlüce Tüneli’ni yaptı. 7,45 km’lik Dolmabahçe-Levazım-Baltalimanı-Ayazağa Karayolu Tüneli inşaat aşamasında” şeklinde konuştu.
KENTSEL DÖNÜŞÜMDE ESAS YERİNDE DÖNÜŞÜM
İstanbul’un bir deprem şehri olduğunu, deprem ve afetle mücadelenin herkesi ilgilendiren siyaset üstü bir konu olduğunu vurgulayan Uysal, “Göreve gelmeden önce vatandaşlarımızla yaptığımız istişarelerde önceliklerimizi belirledik. Kentsel dönüşüm muhakkak yerinde yapılacak. Bunun adına kentsel dönüşüm yerine, yerinde dönüşüm demek daha doğru olur. Hiçbir şekilde ilave imar artışı yapmadan mevcut binayı yıkıp olduğu gibi yerinde yapmak olmazsa olmazlarımızdan. Vatandaşlarımızın evini yenilerken para talep etmeden yapalım istedik. Bunu nasıl yapacağız? Vatandaşlarımızdan çoğunluğu toplam metrekareden yüzde 20 daha küçük bina daire veya dükkan yapmayı kabul ediyor. Bu almış olduğumuz yüzde 20’ler maliyetlerin ortalama yüzde 70’ini karşılıyor. Belediye olarak vatandaşın sorununu bizim sorunumuz olarak görerek biz de yüzde 30 destek vererek dönüşüm yapacağız. Bu nedenle bu bütçe döneminde ilk kez, kentsel dönüşüm için ciddi bir kaynak ayırdık. 2018 yılı için kentsel dönüşüme ayırdığımız bütçe 1 milyar liradır. Yüzde 30’unu karşılarsak 3,5-4 milyarlık konut üretiriz. Bu da 25 bin konut demektir. Bu şekilde 10 yılda 800 bin bağımsız bölümü dönüştürmüş olacağız. Her yıl bu rakamı arttırsak 10 yıl gibi bir sürede İstanbul’da kentsel dönüşümü başaracağımıza inanıyoruz. Bu konuda çok kararlıyız. Kalanı da vatandaşlarımızın kendi kaynakları ile dönüştüreceğini düşünüyoruz. Önümüzdeki 10 yıl içerisinde kentsel dönüşümü başaracağımıza inanıyoruz. Bunu yaparsak İstanbul’un geleceğini de kurtarmış oluruz. Zira şehrin yüzde 80’inde yapıların yenilenmesi şart. 2018’de sadece imzasını toplamış ‘biz hazırız’ diyenlere gideceğiz. Kimseye gidip zorla kentsel dönüşüm yapacağız demeyeceğiz” ifadelerini kullandı.