GYODER’in Akademetre ile yaptığı Potansiyel Konut Alıcısı Büyüteç Altında-İstanbul Raporu’na göre marka değerinin fiyata etkisinin yüzde 5’den yüzde 26’ya çıktı…
GYODER’in, araştırma ve stratejik planlama şirketi Akademetre işbirliği ile sektöre kazandırdığı ‘Potansiyel Konut Alıcısı Büyüteç Altında-İstanbul Raporu’ açıklandı.
Raporu, 28 Şubat’ta Grand Pera Emek Sahnesi’nde düzenlediği toplantıda açıklayan GYODER, raporda öne çıkan bazı verileri sektör temsilcileriyle paylaştı. Gayrimenkul sektörünün, artık bilgiye çok önem verilen, bunun için birçok araştırma yapılan ve detay konularda veriyle hareket eden bir sektör haline geldiğinin vurgulandığı toplantının ardından gerçekleşen panelde ise sektörün önde gelen isimleri, araştırma sonuçlarını değerlendirdi.
Konut raporundaki yorumları değerlendiren GYODER Başkan Yardımcısı Neşecan Çekici, “10 yıl önce markalı konuta fark ödemeyen tüketici, bugün %26 fark ödemeyi kabul ediyor, burada daha alınacak çok yol var” dedi.
Konut alanında yapılan en kapsamlı araştırma
2017 yılında yalnızca İstanbul’da 5 bini aşkın potansiyel konut alıcısıyla yüz yüze görüşülerek, onların ideal konut beklentilerinin anlaşılmaya çalışıldığı araştırma; bir geliştirici ya da bir yatırımcı için karar verme aşamasında faydalanacağı, önemli bir rapor olarak görülüyor. Konut sektöründe bugüne kadar yapılmış en kapsamlı çalışmalardan biri olduğu belirtilen ‘Potansiyel Konut Alıcısı Büyüteç Altında İstanbul Raporu’nda öne çıkan bazı çarpıcı detaylar şöyle:
– Potansiyel konut alıcısının temel beklentilerinin en tepesinde, doğa dostu, çevre dostu projeler yer alıyor.
– Gayrimenkul halen ‘güvenli liman’ olarak görülüyor.
– Deprem, önceki yıllara göre alıcının ‘ilk aklına gelen’ unsur değil.
– Sektörde bugüne kadar doğru kabul edilen birçok yargı, aslında bir yanılsamadan oluşuyor.
– Potansiyel konut alıcısı yaş ortalaması 35.5, yani 35 yaşında evli erkekler potansiyel kitleyi oluşturuyor.
– Sektör aslında konutu, ev sahiplerine satıyor. Ev satın alan kitlenin yüzde 65’i hâlihazırda ev sahibi. Yani evleri olan insanlar ikinci üçüncü konutlarını alıyor.
– Bu alıcıların yüzde 65’inin siteden bağımsız bir ortamda yani site dışındaki alanlarda konutları var. Yüzde 91.7’si de bir apartman dairesinde konut sahibi.
– Site içerisinde yaşayanların 3’te 2’si yine sitede yatırım yapıyor.
– Satın alınması planlanan konut tipine bakıldığında, tüketicilerin yüzde 83,6’sı apartman dairesi, yüzde 8,6’sı rezidans, yüzde 7,8’i villa/müstakil ev satın almayı planlıyor.
– Mevcut durumda konutu olan tüketicinin yüzde 42’si markalı, yüzde 58’i markalı olmayan projelerden konut sahibi.
– Tüketicinin yüzde 70’i de oturmak amacıyla konut almak istiyor. Üçte biri de daha üst statüye geçmek, daha güvenlikli bir yaşam alanı istediği için konut satın almayı planlıyor.
– Konutun ilk çağrışımlarını ‘sıcaklık’, ‘özel alan’, ‘mahremiyet’ ‘güvende olmak’, ‘dinlenmek’ ‘rahatlık’, ‘huzur’ ifadeleri oluşturuyor.
– Dolayısıyla potansiyel konut alıcısı, ‘güvende olmak’, ‘rahatlık’, ‘özgürlük’, ‘komşuluk ilişkileri’, ‘samimiyet’ ve ‘yeşil alan’ sunan zenginleştirilmiş yaşam alanlarını satın almak istiyor.
– Konutta oda kullanımı tercihleri değişiyor, tüketici alanların küçülmesine razı ancak projelerde standardın dışında heyecan verici unsurlar arıyor.
– Potansiyel konut alıcılarının yaklaşık dörtte biri, ‘Oturduğunuz evin hangi odasının daha büyük olmasını istersiniz?’ sorusuna ‘Yatak odası’ cevabını veriyor.
– Yüzde 22’si, ikamet ettiği evde banyonun, yüzde 18,8’i ise mutfağın daha büyük olmasını istiyor. Dolayısıyla potansiyel alıcılar bireysel konfor alanlarının genişlemesini istiyor.
– Potansiyel alıcı, ortak alanda kullanmadığı donatıların ücretini ödemek istemiyor.
– Baz bir projeye 100 lira veren tüketici sosyalleşmeye yönelik bir konut projesine 104 lira veriyor.
– Birkaç yıl önce marka değerinin etkisinin yüzde beşler civarında görüldüğü konut sektöründe, markanın proje fiyatına etkisi artık yüzde 26’lara ulaştı. Genel bir konut projesine 100 lira veren tüketici markalı konut projesine 126 lira ödeyebiliyor.
– Oturmak için de olsa yatarım için de olsa değer kazandıran proje beklentisi oldukça yüksek.