“10. Dünya Helal Zirvesi’nde ikinci gün”
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı himayelerinde düzenlenen 10. Dünya Helal Zirvesi’nde gerçekleştirilen DEİK Türkiye-Umman İş İnsanları Toplantısı, iki ülke arasında ticareti büyütecek önemli konuşmalara sahne oldu. DEİK Türkiye-Umman İş Konseyi Başkanı Yunus Ete “Dünya Helal Zirvesi kapsamında gerçekleştirdiğimiz bu toplantılar ve iki ülke arasındaki görüşmeler, hem ilişkileri güçlendirmek, hem de ticareti artırmak açısından büyük önem taşıyor. İki ülke arasında iş birliklerini artırmak en önemli hedefimiz ve bu noktada çalışmalarımız aralıksız devam ediyor” dedi.
Dünya helal ekonomisinin paydaşlarını bir araya getiren ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı himayelerinde düzenlenen 10. Dünya Helal Zirvesi ve Helal Expo’nun ikinci günü, iş forumları ve ülkeler arası ticaretin geliştirilmesine yönelik yapılan oturumlara sahne oldu. DEİK Türkiye-Umman İş İnsanları toplantısında yeni iş birliklerinin yapılması ve ticaretin artırılması için önemli açıklamalarda bulunan DEİK Türkiye-Umman İş Konseyi Başkanı Yunus Ete “Dünya Helal Zirvesi ve İslam İşbirliği Teşkilatı iş birliğinde Helal Expo kapsamında gerçekleştirilen ve ETHEXPO ile beraber olan organizasyonda Türkiye Umman iş toplantısında hep birlikteyiz. Bu toplantılarımız, iki ülke arasındaki ilişkilere katkı sağlarken, ticari karşılıklı faaliyetleri artırmasını hedefliyoruz. Taahhüt, turizm, sağlık gibi çok sayıda alanda iş birlikleri ve yatırımların artırılması noktasında faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Umman’la 1.4 milyar dolar dış ticaret hacmimiz bulunuyor. Bu iyi bir rakam ancak İkili yatırımlar ve üçüncü ülkelerde karşılıklı iş birliklerinin sayısını artırarak bu rakamları artırmayı hedefliyoruz. Umman ile olan iş birliğimizi üst seviyeye taşımak için bu toplantılar önem taşıyor. Umman 2040 vizyonu kapsamında turizm, mobilya, sanayi, sağlık enerji gibi alanlarda önemli projelerle ilgili girişime başladı. Türkiye olarak her zaman iş birliğine açık olduğumuzu söylüyoruz. Özellikle sağlık sektöründe Türkiye çok yol kat etti. Hastane inşaatı, ekipman teminiyle birlikte sağlık turizminde Ummanlı misafirlere hizmet veriyoruz. Umman ile online satış pazarlama alanında da ciddi ortaklıklar oldu. Potansiyeli yüksek iş ortamının, kamu desteğiyle daha iyi bir noktaya geleceğini düşünüyoruz. Şubat 2024’te iş konseyi olarak Umman’a gerçekleştirdiğimiz ziyaretler olmuştu. 19 Aralık’ta tekrar Umman’a gidiyoruz DEİK olarak. Yeni anlaşmalar kapsamında sayın bakanımızla beraber orada iş birliği anlaşmalarımız olacak” dedi.
TİCARİ FAALİYETLERİ ARTIRMAK İÇİN ÇALIŞIYORUZ
Oturumda iki ülke arasındaki ticaret ve ilişkilerin daha da güçlendirilmesi konusunda çalıştıklarını ifade eden DEİK Umman-Türkiye İş Konseyi Başkanı Salim Abdullah Al.Ravas “Bugün burada olmaktan son derece mutluyum. Bu davetin en iyi tarafı, resmi bir ziyaretle gerçekleşmesi. Biz de Umman Sanayi ve Ticaret Odası bünyesinde burada bulunuyoruz. Bizim hedefimiz bir meclis olarak, Türkiye ve Umman arasında özel sektörde bir köprü olmak. Aynı zamanda bu organizasyonda resmi kurum ve birimlere önerilerimiz, görüşlerimiz olacak. Bizler Umman Sanayi ve Ticaret Odası çatısıyla bu raporları bildireceğiz. İlk toplantılarımızdan itibaren çok sayıda noktayı değerlendiriyoruz. Ticari ve ekonomik ilişkileri yukarı taşımak için çalışıyoruz. Türk bankalarından Umman’da bir şubenin açılması son derece olumlu olacak ve ticarete büyük katkıları olacaktır. Bu, Türkiye şirketlerine hizmet etmesi açısından da son derece önemli. Türkiye’de yatırım yapan Umman şirketlerine de bu banka hizmet sağlayacaktır. Bu banka aynı Türkiye’ye seyahat eden Umman vatandaşlarına da hizmet verecektir. Yılda 80-100 bin arası Umman’dan Türkiye’ye turist geliyor. Bu tür banka ticarete önemli katkılar sağlayacaktır.Umman’da çok sayıda Türk şirketi var, Türkiye’de çok sayıda Umman firması var. Bizim rolümüz, iki ülke arasındaki ticari faaliyetleri artırmak yönünde olacak” dedi.
UMMAN İŞ DÜNYASI’NI TÜRKİYE’YE BEKLİYORUZ
Türkiye Cumhuriyeti Ticaret BakanıBaşdanışmanıMehmet Hüseyin Bilgin de gerçekleştirdiği konuşmada “Türkiye son 20 yılda iktisadi, siyasi ve askeri alanda bölgenin en önemli ülkesi haline geldi. Küresel güç olma yolunda Türkiye’nin en önemli dikkat ettiği konu, İslam dünyası olan ilişkileri. Biz ticaret bakanlığı olarak İslam coğrafyası ile iktisadi ilişkilerimizi geliştirmeye önem veriyoruz. Bu kapsamda karşılıklı ticaret hacmini artırılması konusuna dikkat ediyoruz. Umman ile olan ticaretimiz olması gerekenin çok altında. Ancak artırılabilir… Bir diğer konu turizm, özellikle sağlık ve eğitim turizmi konusunda iki ülkenin iş birlikleri çok daha artabilir. Türkiye’nin bu alandaki tecrübesi çok büyük. Ayrıca müteahhitlik konusu da önemli. Türkiye’nin bu alanda 50 yıllık bir tecrübesi var. Müteahhitlik alanında Umman ve tüm İslam ülkeleri ile yeni projelerde buluşulabilir. Öte yandan uluslararası yatırımlar da önemli. Ülkemiz yabancı yatırım çekmeye çok müsait bir ülke. Yabancı yatırımcılara verilen destekler arttı. Körfez ülkelerinden ülkemize doğrudan yabancı yatırım 30 milyar dolar civarında. Dolayısıyla Umman iş dünyasını Türkiye’ye bekliyoruz” dedi.
İKİ ÜLKE ARASINDA HEDEFLER YÜKSEK
Umman tarafında iki ülke arasındaki ticari faaliyetlerin büyümesi gerektiğini ifade eden Umman Kıdemli İş Geliştirme Uzmanı Bushra Al Wahaibi“Umman ile Türkiye arasındaki ticari işbirlikleri çok önemli. Umman jeopolitik olarak önemli bir ülke. Asya ve Afrika’daki birçok nüfusa kolayca ulaşılabiliyor. 2023 yılında Umman’da 65 milyar dolarlık bir yatırım yapıldı. 5 milyon nüfusa sahip ve ortalama yaş sınırı 25, yani genç bir ülke… Umman ve Türkiye teknoloji alanında işbirlikleri yapabilir. İnovasyona öncelik veren bir ülke olan Umman, Türkiye’den faydalanabilir. Umman birçok ülke ile iyi ticari ilişkilere sahip. Umman ve Türkiye ile direkt uçuşlar bulunuyor. Bu da iletişim için önemli. Umman’dan yabancı yatırımcılara 30 yıla kadar vergi muafiyeti, arsa imkanı, vatandaşlık gibi imkanlar sunuluyor. Türkiye ile Umman arasındaki ticari ilişkileri güçlü, ihracatımız ve ithalatımız artıyor. Hedeflerimiz ise daha yüksek” diye konuştu.
YENİ POTANSİYELLER GO AFRICA’DA KEŞFEDİLİYOR
10. Dünya Helal Zirvesi’nin önemli buluşmalarından birisi GoAfrica ile gerçekleşti. Binlerce ziyaretçinin yer aldığı Dünya Helal Zirvesi’nde, Afrika ülkelerindeki potansiyel ticaretin konuşulduğu ve yeni iş birlikleri için görüşlerin verildiği GoAfrica, önemli isimlerin katılımıyla yapıldı. Alıcılar, yatırımcılar ve üst düzey bürokratların yakından takip ettiği GoAfrica buluşmasında çok sayıda sektör temsilcileri yer aldı. Ticari ilişkileri güçlendirmek, Afrika’nın potansiyelini vurgulamak, ortak girişimleri teşvik etmek ve yeni networklar için önemli bir potansiyele sahip olan GoAfrica buluşmasında farklı ülkelerden çok sayıda ziyaretçi yer aldı.
HELAL PAZARIN BÜYÜKLÜĞÜ İLAÇ SEKTÖRÜNÜ GEÇECEK
Ticari faaliyetler ve yeni iş birlikleriyle birlikte zirvede helal tüketim konusu da panellerde masaya yatırılıyor. Helal tüketim konusunda uzman olan Mısırlı Prof. Dr. HishamMohamedMohamedElshishtawy “Helal gıda “sizin için iyi olan gıda” demek. Biz bu bakış açısını kucaklamamız gerek. Yaşamımızın bir parçası haline getirmeliyiz. Helal dediğimiz konu tüm gıda endüstrisini şekillendiren ve tarımsal üretimi şekillendiren bir konu. Gıda üretiminde helal koşulları içeren belli bir standart olmalı. Bu global olmalı. Ancak ülkeler arasında iletişim sorunu var. Tüm ülkeler tel bir kurala uymalı. Ürün bazında helal kavramı da değişiklik gösteriyor. Örneğin bir sandviç aldınız, içindeki ürünlerden biri helal biri değil, bu kez ne olacak? Bu nedenle tüketime çok dikkat etmemiz gerekiyor. Helal gıda endüstrisi 1.9 trilyon dolardan 3.2 trilyon dolara çıkacağı bekleniyor. Çok büyük rakamlar ve tüketim büyüklüğü var. Bu nedenle kuralları doğru koymamız gerekiyor. 2032 yılına kadar 5.8 trilyon dolara çıkacak olan helal pazarı, ilaç sektöründen daha fazla bir büyüklüğe ulaşacak. 2032 yılında Müslümanların sayısı 2.2 milyara ulaşması bekleniyor”
TEKNOLOJİLERİ GELİŞTİRMELİYİZ
Dr. ShakhloAtabaeva, IOFS ise “Tarladan sofraya helal tüketimi kontrol etmek oldukça önemli. Helal Verimli kaynak yönetimi çok kritik, israfın önlenmesi gerekiyor. Buna helal konusu ile yaklaşmamız gerek. 37 ülkeden 42 milyon kişi yetersiz beslenme sorunu yaşıyor. Bu ülkelerde genellikle ithalata bağlı olduklarını görüyoruz. İslam İşbirliği ülkelerinde ithal ürün sorunu olduğunu görüyoruz. Gelen ürünlerin tamamen helal olup olmadığı konusunda soru işaretleri oluşuyor. Tek bir helal standardının kabul edilmemiş olması, bir ülkede geçerli olan kuralları diğerinde geçerli olmayışı ayrı bir problemi doğuruyor. Helal tespit yöntemleri her ülkede aynı değil. Gelişmiş teknolojiler yeterli değil ve değişiklik gösteriyor. İslam İşbirliği ülkelerinde tüketilen ürün ve hizmetleri denetledik ve birçoğunda helal kurallarına uygun olmayan tüketim olduğunu gördük ifadelerini kullandı.
HELAL PAZARINI GELİŞTİRECEK PANELLER
10. Dünya Helal Zirvesi’nin ikinci gününde gerçekleştirilen Helal Güzelliğin Geleceği: Trendler, Sertifikasyon ve Pazar Genişlemesi” panelinde ise konuşmacılar, küresel helal pazarı, helal ürünlerin kozmetik sektörü gibi gündemleri masaya yatırdı. Öte yandan Helal Ekonomi: Zorluklar, Fırsatlar ve Küresel Trendler panelinde ise tüm ülkelerde yerleşik olması gereken standartlarla birlikte sertifikasyon kriterleri masaya yatırıldı.
TÜRKİYE İLE UMMAN, YENİ FIRSATLARLA TİCARETİ BÜYÜTMEYİ HEDEFLİYOR
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR